ling
     FORUM
     ZİYARETÇİ DEFTERİ
     İletişim
     görüşler
     Haberler
     TARTIŞMALAR
     Anketler
     televizyonlar
     BAĞLANTI
     RESİMLERİNİGÖNDER
     Top Liste
     abdurrahman önül ve diğer ilahiler
     SİNEMALAR
     gazeteler
     bayanlara özel
     DİZİLER
     tarım market
     karacaören mahallesi gölbaşı ankara



hayal dünyası - TARTIŞMALAR


mehmedin dünyası köygöp köyden kente göç'ün önlenmesi projesi .Buğday Hasadında Tane Kayıplarını Azaltmada Alınabilecek Önemler 1. BUĞDAY HASADININ ÖNEMİ: Yoğun bir emek, masraf ile yetiştirilen ve hasada gelen buğday ürününün tane dökümüne ve kalite düşüklüğüne meydan vermeden zamanında, biçerdöver ehliyeti bulunan tecrübeli operatörlerle yapılması büyük önem taşımaktadır. Ülkemizde 1 kişinin beslenmesi için ortalama yıllık 225 kg buğday gerekli olduğu düşünülürse 70 milyon nüfusumuz için 15.8 milyon ton buğdaya ihtiyaç vardır. Ülkemizde her yıl yaklaşık 9.4 milyon hektarlık alana buğday ekimi için ise dekara 20 kg tohumluktan yaklaşık 1.9 milyon ton gerekmektedir. Yine her yıl gerek depolamada ve gerekse taşınma sırasındaki kayıpları da %3 sayarsak yaklaşık 0.6 milyon ton buğday ürünü kullanım dışı kalmaktadır. Özet olarak bugünkü nüfusumuz için yılda en azından 15.8 + 1.9 + 0.6 = 18.3 milyon ton buğday üretmek zorundayız. Türkiye için stratejik öneme sahip buğday hasadı ile harmanı iklim koşullarına bağlı olarak, önce mayıs ayı sonunda Akdeniz bölgesinde başlamakta, haziran ve temmuz aylarında bir çok bölgemizde artarak devam etmekte ve en son ağustos ayında Doğu Anadolu bölgesinde bitmektedir. Buğday hasat ve harmanı ülkemizin bir çok yöresinde biçer döverlerle yapılmakta ve kısa zamanda ürün ambarlara depolanmakta veya satışa çıkarılmaktadır. Biçerdöver ile hasat da, hasat ve harman işlemi birlikte yapılmaktadır. Bu nedenle biçerdöverin ayarları hasat ve harman açısından tane kayıplarını azaltmak için çok önemlidir. Tane kayıplarının en fazla olduğu arızalı, engebeli arazilerde kullanılan biçerdöverlerin ön tabla, düzenek ayarları çok iyi yapılmalı, tane dökümü asgari seviyede tutulmalıdır. 2. BUĞDAY ÜRETCİLERİMİZE HASATLA İLGİLİ UYARILAR: Üreticilerimiz, ehliyetsiz biçerdöver operatörlerine biçim yaptırmamalı, sabahın erken saatleri ile gece geç saatlerinde ıslanmış ve çiğ düşmüş mahsulü biçim yaptırmaktan kaçınmalıdır. Sabah çok erken ve akşam çok geç saatlerde yapılan hasatta rutubet artacağından başak ve tane atma daha çok olmaktadır. Arızalı, dolap dişleri olmayan, kesici makasları eksik biçerdöverlerin buğday tarlasına biçime girmesine müsaade edilmemeli ve çok üstten ve hızlı biçen biçerdöver operatörleri uyarılmalıdır. Biçerdöverin hızının fazla olması daha fazla tane kaybına neden olmaktadır. Biçim sırasında biçerdöverin üzerine operatörün yanına çıkmak yerine, biçerdöverin arkasından giderek sapların bulunduğu namlunun altına bakılması ve sap artıkları içinde kalan başak, tanelerin kontrol edilmesi daha faydalı olacaktır. Aynı zamanda Hasat sırasında biçerdöverin deposundaki üründe kırık, kavuzlu, samanlı tane olup olmadığı kontrol edilmeli ve sorun varsa operatör uyarılmalıdır. Buğday bitkisi, hava sıcaklığına ve çeşidin erkenciliğine bağlı olarak başak çıkarmayı takip eden çiçeklenmeden 50-60 gün sonra biçerdöver ile yapılacak hasat olumuna gelir. Buğday bitkileri biçerdöver ile hasat olumuna geldiğinde bitkinin sapları, yaprakları ve başaklar sarı saman rengini alır, başaktaki ve tanedeki rutubet oranı %12’nin altına iner. Buğday hasadının zamanını iyi belirlemek tane kayıplarını azaltma ve ürün kalitesi için çok önemlidir. Hasadın erken yapılması, tanelerin buruşuk ve solgun olmasına neden olmaktadır. Çünkü başakların ve tanelerin iyice kurumadan erken hasat edilmesi durumunda tam olgunlaşmamış tanelerde kalite düşmekte, başaktan ve başakçık kavuzundan taneler zor ayrılmakta, yüksek rutubet nedeniyle ürünü kurutmak gerekmektedir. Geç yapılan hasatta ise çeşidin özelliğine de bağlı olarak başakta tane dökülmeleri, yağışa ve rüzgara bağlı olarak bitkide yatmalar, bazı çeşitlerde başaktaki tanede çimlenmeler görülebilir. Buğday hasadındaki bir haftalık gecikme dekardan alınan tane veriminde %2-3 arasında azalmaya, süne zararlısı varsa tanede süne emgi oranının artmasına ve ürün kalitesinin düşmesine neden olmaktadır. Hasatta buğday başaklarında rutubet oranı %11-12 arasında olmalıdır. Tanelerin daha yüksek rutubette olması hasattan sonra kurutmayı gerektirmektedir. Hasadın fazla geciktirilmesi de kuş zararı, başak kırılmaları, tanelerde renk değişimi, kararma ve önemli oranda tane dökülmesine neden olarak dekardan alınan verimi düşürmektedir. Buğday tarlasında bitkilerinin hasat dönemine geldiğini gösteren belirtiler: · Buğday tarlasında başaklar altın sarısı rengini almalıdır. · Başaklardaki taneler sert olmalı, tırnakla bastırılınca ezilmemeli, kuru olmalıdır. · Bitkinin sapı, yaprakları, başağı ve taneleri tamamen kurumuş olmalıdır. · Başağı koparıp elimize alıp ovaladığımızda taneler kolayca başakçık kavuzlarından ayrılmalıdır. · Başaktaki kardeşler de hasat olumuna gelmelidir, hasat sırasında tüm tarladaki buğday bitkileri mütecanis olarak kurumalıdır. ÖNLEMLER: Biçer döver ile hasatta tane kayıplarını azaltmak için, ayarlı ön tabla ile uygun yükseklikten zamanında hasat yapılması çok önemlidir. Fazla yüksekten hasat yatık ve yarı yatık bitkilerin biçerdöverin ön tablasına alınmasını önleyerek tabla ve verim kaybına neden olmaktadır. Hasat kayıplarının en az düzeye indirilmesi için kullanılan biçerdöverin öğleden evvel ve sonra farklı ayarlanması gereği unutulmamalıdır. Çünkü günlük sıcaklık artışına bağlı olarak tanelerdeki nem oranı da değişmektedir. Genelde sabahları saat 10`a kadar tanelerdeki nem yüksektir. Bu nedenle buğday hasadına sabah saat 10`dan sonra çiğ kalkınca girilmesi daha uygundur. Aksi halde sabah erken saatlerde hasat edilen ürünün nemi yüksek olacağından kurutmak gerekebilir. Biçerdöver ayarları ile ilgili olarak şu noktalar üzerinde durulmalıdır: 4.1. Biçerdöverin silindir hızı ayarı: Biçerdöverle hasat yaparken tane dökülmesi dolabın çarpması sonucu ise devir sayısı azaltılır. Biçerdöverin silindir hızı mümkün olduğu kadar düşük, dakika da 250-350 devir arasında olması uygundur. Aşırı silindir hızı bir yandan tanelerin kırılmasına neden olurken, bir yandan da eleklerde tıkanmalar meydana gelir, başak ve tane olarak önemli hasat kayıplarına neden olabilir. 4.2. Batör-kontrabatör açıklık ayarı: Biçerdöverden sap samanla birlikte dövülmemiş başaklar dışarı atılırsa bunu engellemek için batör-kontrabatör aralık ayarı iyi yapılmalı ve batör devri uygun olmalıdır. Gerekirse batör ve kontrabatördeki aşınmış parçalar değiştirilmelidir. Buğday sapı ve başaklar yeterince kuru iseler (%12 ve daha az nemli), açıklık ayarı biraz daha artırılabilir. Biçerdöverin arakasındaki hasat artıkların atıldığı namluya bırakılan saplardaki başaklarda bir miktar tane kalıyorsa bu açıklık azaltılabilir. Bu durumda silindir hızını artırmak yerine, açıklık ayarını düşürmek daha iyidir. 4.3. Vantilatör ayarı: Aşırı hava, buğday tanelerin bir kısmının tekrar geri dönüşüm(anafor) yolu ile kırılmalarına veya dışarı atılmalarına neden olmaktadır. Tarlada 40-50 metrelik bir şerit hasat edildikten sonra, biçerdöverin arkasındaki döküntüler kontrol edilmeli ve taneler dışarı atılmayacak şekilde vantilatör yeniden ayarlanmalıdır. 4.4. Elek ayarı: Eleğin aşırı yüklenmesini önlemek için biçerdöverin biçim esnasındaki hızı azaltılmalıdır. Buğday hasadının temiz yapılması, ürününün kalitesini ve satış fiyatını olumlu yönde etkileyen çok önemli bir faktördür. Bu nedenle depoya gelen ürünün temiz olması ve kavuz gibi sap saman parçaları taşımaması için biçerdöverin üst ve alt eleklerinin aralıklarının uygun olması gerekmektedir. 4.6.Yatmış buğday ve biçim yüksekliği : Yatan buğday tarlalarında kesme kayıplarını azaltmak için biçerdöverin sap ayırıcısı iyi ayarlanmalı ve sap kaldırıcı parmaklar iyi kullanılmalıdır. Yatan buğday tarlasında başak ve tane kayıplarını azaltmak için hasatta çok dikkatli olunmalıdır. Buğday hasadında çok yüksekten biçim yapmaktan kesinlikle kaçınmalıdır. Çok yüksekten hasat dekardan daha az sap balyası alınmasına ve anızlı toprak işlemenin zor olmasına neden olmaktadır. Tarlanın ve buğdayın gelişme durumuna göre yaklaşık 10-15 cm arasında yüksekten hasat yapılması uygundur. 5. SONUÇ: Sonuç olarak, biçerdöverle hasatta tane kayıplarını en aza indirmek için biçim zamanı, biçerdöverin hızı, batör-kontrabatör açıklığı, biçim yüksekliği büyük önem taşımaktadır. Eski model ve ayar tutmayan biçerdöverlerle ve ehliyeti bulunmayan biçerdöver operatörleriyle yapılan hasatlarda büyük oranda tane kayıpları olmaktadır. Gelişmiş, modern kabinli, dijital olarak tane kayıplarını gösteren biçerdöverler tane kayıplarını minimum düzeye düşürmektedir. Geç kalınan hasatlarda tane kaybı fazla olmakta ve sonbaharda bu gibi tarlalarda haramzade veya kendi gelen bitkilerin çokluğu bunu göstermektedir. Emniyetli depolama için buğday ürününün rutubeti kesinlikle %12’nin altında olmalıdır. Sevgili buğday üreticilerimiz, biçerdöver biçerken arkadaki sap samanın atıldığı namlunun altında ve içinde %3’den fazla tane dökümü varsa ve operatörü uyardığınız halde gerekli tedbirleri almıyorsa hemen en yakın Tarım İl ve İlçe Müdürlüklerine haber vermeniz sizin ve ülkemizin menfaatine olacaktır. ÜRÜNÜNÜZ BOL VE KAZANCINIZ BEREKETLİ OLSUN. -------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------- bir hayal dünyası 31 Aralık 2007 Pazartesi KÖYDEN KENTE GÖÇÜN ÖNLENMESİ PROJESİ Günümüzde köylerimizin genelinde sosyal hayat dikkate değer bir şekilde gelişmiştir . ancak köyden kente göç olgusu bir türlü durdurulamamıştır. bunun belli başlı sebepleri vardır .Ancak en önemli şey bu göç olayının gerçekten durdurulmasının istenmesidir.eğer bu göç olayı durdurulmak isteniyorsa ,hatta geri dönüşün gerçekleştirilmesi düşünülüyorsa,neler yapılabilir şimdi bu hususta düşüncelerimi sizinle paylaşmak istiyorum. Türkiyede mevcut tüm köyler onar adet köy bir araya getirilerek bir entegrasyon sağlanmasıyla güç ve çıkar birliği oluşturmalıdır. Daha sonra bu birlikler bir üst birlik etrafında toplanmalıdır .on köylük birlikler arasında ulaşım ve koordinasyon sağlanarak insanların birbirlerine karşı daha fazla ihtiyaç duyacakları bir ortam oluşturulamalıdır. Köylerde üretim tesisleri, işletmeler ve veya fabrikalar kurulmalı küçük ve orta ölçekli sanayiler köylere kaydırılmalıdır. Bir köye mobilya iskeleti diğer köye mobilya döşemesi diğer bir köye takım imalatı tesisi gibi köyler arası entegre tesisler kurulmalıdır her köye büyüklüğüne göre bir iki veya üç işletme kurulmalı bu işletmelerde diğer köylerden de işçi çalıştırılmalıdır .her on köye bir ziraat mühendisi bir de veteriner tayin edilmeli ve üretilen ürünler üretim aşamalarının her aşamasında denetlenmelidir. toprak tahlilleri verimlilikteki yeni gelişmeler teknolojik araçlar üreticilere anında anlatılmalıdır. Ağırlıklı olarak üreticilerin elde ettikleri ürünlerin işlenmesi bazında işletmeler düşünülse de diğer sanayi üretimleri de köylerde tesis edilebilir. Köylerimizin çoğunda hazine arazileri , mera özelliğini kaybetmiş meralar amacından sapmış diğer araziler yeni bir kanun oluşturularak . yeni mera tesisi veya daha da olmassa meralıktan çıkarılarak köy halkına sistemi benimseyip kabul etme karşılığında ücretsiz veya düşük bedellerle verilmesi düşünülebilir . köylerde kurulacak tesislerde çalışacak ara ve kalifiye elemanlar açılacak endüstri meslek liselerinde yetiştirilebilir. Her on köye bilgi işlem merkezi kurularak bir üretim ve stok veri tabanı oluşturulabilir ve bu sayede üst birliğe bütüncül bir bilgi bankası tesisiyle tüm Türkiyede ki üretim ve uygulama stıratejisi belirleme imkanı sağlanmış olur . Ancak bu şekilde bir üretim planlamsı sağlanmış olur . Çifçi mağdur olmaz ,tüketici mağdur olmaz ihracatçı da sağlam bir veriyle dış ticaret bağlantısı kurabilir. Kaynak oluşturma: bu sistemin ana sermayesi devlet tarafından finanse edilmeli ancak köy fertleri de taşın altına elini koymalıdır . Doğrudan Gelir Desteği bu sisteme kanalize edilmeli hak sahipleri katıldığı oranda gelire sahip olmalıdır .Yur dışı işçi dövizleri de busisteme yönlendirilerek devlet garantisiyle sisteme kazandırılmalıdır. Gönderen mehmet zaman: 10:13 0 yorum Kaydol: Yazılar (Atom) Blog Arşivi ¡ 2007 (1) ¡ Aralık (1) KÖYDEN KENTE GÖÇÜN ÖNLENMESİ PROJESİ ----------------------------------------------------------------------------- --------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------- Doğu Anadolu Kalkınma Programı (DAKP) Doğu Anadolu Kalkınma Programı (DAKP) TR82, TR83 ve TRA1 Düzey 2 Bölgeleri Kalkınma Programı TR82, TR83 ve TRA1 Düzey 2 Bölgeleri Kalkınma Programı TRA2, TR72, TR52 ve TRBI Düzey 2 Bölgeleri Kalkınma Programı TRA2, TR72, TR52 ve TRBI Düzey 2 Bölgeleri Kalkınma Programı Türkiye-Bulgaristan Sınır Ötesi İşbirliği Programı Türkiye-Bulgaristan Sınır Ötesi İşbirliği Programı TR90 Düzey 2 Bölgesi Kalkınma Programı TR90 Düzey 2 Bölgesi Kalkınma Programı Doğu Anadolu Kalkınma Programı Doğu Anadolu Kalkınma Programı TR82, TR83 ve TRA1 Düzey2 Bölgeleri Kalkınma Programı TR82, TR83 ve TRA1 Düzey2 Bölgeleri Kalkınma Programı Türkiye-Bulgaristan Sınır Ötesi İşbirliği Programı Türkiye-Bulgaristan Sınır Ötesi İşbirliği Programı Hibe Mekanizması Nedir? Hibe Mekanizması Nedir? Hibe Mekanizması Aşamaları Hibe Mekanizması Aşamaları Sıkça Sorulan Sorular Sıkça Sorulan Sorular DAKP DAKP TR82, TR83 ve TRA1 Düzey 2 Bölgeleri Kalkınma Programı TR82, TR83 ve TRA1 Düzey 2 Bölgeleri Kalkınma Programı Hibe Mekanizması Hibe Mekanizması Hibe Rehberleri Hibe Rehberleri Ön Ulusal Kalkınma Planı Ön Ulusal Kalkınma Planı Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralaması Araştırması Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralaması Araştırması Avrupa Birliği Genel Sekreterliği Avrupa Birliği Genel Sekreterliği Merkezi Finans ve İhale Birimi Merkezi Finans ve İhale Birimi DPT, AB ile İlişkiler Genel Müdürlüğü DPT, AB ile İlişkiler Genel Müdürlüğü Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu Avrupa Komisyonu Bölgesel Gelişme GM. Avrupa Komisyonu Bölgesel Gelişme GM. Türkiye İş Kurumu Türkiye İş Kurumu Güneydoğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Bşk. Güneydoğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Bşk. Doğu Anadolu Kalkınma Programı Doğu Anadolu Kalkınma Programı DPT Bilgi Edinme DPT Bilgi Edinme Bölge Birimleri Bölge Birimleri Hibe Mekanizması Nedir? Hibe Mekanizması Aşamaları AB DESTEKLİ BÖLGESEL KALKINMA PROGRAMLARI HİBE PROGRAMI UYGULAMA MEKANİZMASI 1. Hibe Programı Nedir? 2. Kimler Başvurabilir? 3. Ne Tür Projeler Destek Alabilir? 4. Ne Zaman Başvurulabilir? 5. Ne Kadar Para Talep Edilebilir? 6. Projeler Nasıl Değerlendirilir? 7. Nasıl Başvurulabilir? 1. Hibe Programı Nedir? AB-Türkiye Mali İşbirliği kapsamında yürütülen bölgesel kalkınma programlarında belirlenen öncelik alanlarında hibe programı uygulamasıyla projeler desteklenmektedir. Bu çerçevede programların öncelik alanlarında belirlenecek şartlara uygun olarak hazırlanan projelerden yarışma ortamında seçilecek başarılı projeler hibeden yararlandırılmaktadır. Hibe Programlarının hazırlık ve uygulamaları DPT koordinasyonu ve yönetiminde olup, ihale aşaması Merkezi Finans ve İhale Birimi tarafından yürütülmektedir. 2. Kimler Başvurabilir? Finanse edilmesi talep edilen faaliyetlerin ilgili bölgesel program kapsamındaki illerin sınırları içinde yürütülmesi koşuluyla, yerel yönetimler ile kar amacı gütmeyen kurum ve kuruluşlar başvuruda bulunabilmektedir. Küçük ve Orta Ölçekli İşletmelerin (KOBİ) ise doğrudan gelir artırıcı nitelikte olmayan faaliyetlerine hibe verilebilmektedir. Bu niteliğe sahip kurum ve kuruluşlar; · Yerel yönetimler (belediye, il özel idaresi, köy tüzel kişiliği, muhtarlıklar), · KOBİ’ler, · Sivil toplum kuruluşları ve ilgili tüm yerel inisiyatifler, · Sanayi, ticaret, ziraat, meslek oda ve kuruluşları, vakıflar, dernekler, sendikalar, kooperatifler, · Üniversiteler, araştırma enstitüleri ve eğitim kurumlarıdır. Hibe Başvuru Rehberinde aksi belirtilmedikçe kamu kurum ve kuruluşları hibeden yararlanamamakta ancak projelerin hazırlanması ve uygulanmasına destek verebilmekte, bu amaçla “iştirakçi” olabilmektedir. 3. Ne Tür Projeler Destek Alabilir? AB Mali İşbirliği kapsamında yürütülen bölgesel kalkınma programlarının hedeflerine ve belirlenen öncelik alanlarına uygun olan ve her program için özel olarak hazırlanan başvuru rehberlerinde belirtilen şartları taşıyan projeler hibe ile desteklenmektedir. KOBİ’lerin Desteklenmesi: Tarım, imalat sanayi ve hizmetler sektörlerindeki KOBİ’lerin ihtiyaçlarına hitap edecek ve programın uygulandığı bölgenin ekonomisinin güçlendirilmesine; rekabet gücünün artırılmasına yönelik yenilikçi, gelir ve istihdam artırıcı projeler desteklenebilmektedir. Örnek proje faaliyetleri aşağıda belirtilmektedir: · KOBİ’lerin geliştirilmesine yönelik danışmanlık ve eğitim faaliyetleri · Pazarlama girişimleri, fuar ve tanıtım faaliyetleri · Tarımsal ürünlerin pazarlanmasına yönelik faaliyetler · Turizmde gelir getirici, marka yaratıcı yenilikçi girişimler · Teknoloji transferi ve yenilik yaratma faaliyetleri · İnsan kaynaklarını geliştirmeye yönelik faaliyetler Çevre ve Küçük Ölçekli Altyapı: Doğal çevrenin korunması, yönetimi ve geliştirilmesine yönelik projeler desteklenebilmektedir. Örnek proje faaliyetleri aşağıda belirtilmektedir: · Çevre sorunlarının giderilmesine yönelik eğitim faaliyetleri ve çalışmalar · Atık yönetimi ile kollektif tesislerin ve altyapısının inşası · Ormanların ve nehir havzalarının korunması ve ıslah edilmesi · Bölgenin kültür ve turizmini geliştirmeye yönelik restorasyon projeleri Yerel Düzeyde Kurumsal Kapasitenin Oluşturulması: Yerel inisiyatiflerin kollektif hareket etme kültürünün geliştirilmesine yardımcı olacak projeler desteklenebilmektedir. Örnek proje faaliyetleri aşağıda belirtilmektedir: · Yerel yönetimler, ticaret, ziraat, meslek odaları, sivil toplum kuruluşları, eğitim kurumları ve diğer yerel inisiyatiflerin kurumsal kapasitelerinin geliştirilmesine yönelik faaliyetler · Teknik bilgi ve deneyim alışverişinin desteklenmesine yönelik faaliyetler · Mesleki eğitim veya müteşebbis eğitimi sağlamaya yönelik faaliyetler · Danışmanlık veya iş destekleme faaliyetleri · Araştırma faaliyetleri · Kırsal kalkınma faaliyetleri · Bölgenin iş veya turizm merkezi olarak imajını artırmayı hedefleyen nitelikteki faaliyetler 4. Ne Zaman Başvurulabilir? AB bölgesel kalkınma programlarının her bir öncelik alanı için farklı tarihlerde “Proje Teklif Çağrıları” yapılmaktadır. Teklif çağrısı, program kapsamında hibe desteği almak üzere kişilere veya kurumlara, proje tekliflerini hazırlamalarına ve teslim etmelerine yönelik olarak yapılan çağrıdır. Teklif çağrıları, Başvuru Rehberleri ile birlikte yayımlanır. Bu rehberler; teklif çağrısının amaçları ve öncelikleri, faydalanıcıların uygunluğu ile ilgili kurallar, uygun maliyetler, değerlendirme kriterleri ve süreci, değerlendirme prosedürleri ve başarılı başvuru sahipleri için sözleşme şartlarını içerir. Proje Teklif Çağrısının ilanından sonra, projelerin geliştirilmesi ve başvuruların tamamlanması için verilen süre 60-90 gündür. Teklif çağrıları öncesinde ve sonrasında yoğun bilgilendirme kampanyaları düzenlenir ve potansiyel faydalanıcılara proje hazırlama ile ilgili eğitimler verilir. Teklif çağrıları ve bilgilendirme kampanyalarına ilişkin duyurular, DPT ve Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu internet sayfaları ile ulusal ve yerel basında yer alır. 5. Ne Kadar Para Talep Edilebilir? KOBİ Hibe Programında başarılı bulunan projelere verilebilecek hibe miktarı; en fazla 100.000 Euro’dur. Başvuruda bulunacak KOBİ’lerin genelde yüzde 50 nakdi yerli katkıda (eş finansman) bulunmaları gerekmektedir. Diğer hibe programlarında da proje başvurusunda bulunacakların, teklif çağrısı başvuru rehberinde belirtilen miktarda finansman katkısında bulunması ve bunu garanti etmesi zorunludur. 6. Projeler Nasıl Değerlendirilir? Projeler, Merkezi Finans ve İhale Birimi koordinasyonunda “Bağımsız Değerlendirme Komiteleri” tarafından, “Teklif Çağrısı Başvuru Rehberi”nde belirtilen standart değerlendirme ölçütlerine göre titizlikle değerlendirilir. Değerlendirme ölçütleri; projelerde önerilen faaliyetlerin uygunluğunu, teklifler için yapılan çağrının hedefleriyle tutarlılığını, niteliğini, beklenen faydasını, sürdürülebilirliğini ve maliyet etkinliğini kapsar. Değerlendirmede dikkate alınacak diğer önemli hususlar; · Projelerin yürütüldüğü dönem boyunca faaliyetlerin sürdürülmesi için istikrarlı ve yeterli kaynaklara; · Teklif edilen çalışmayı başarıyla tamamlamak için gereken profesyonel deneyim ve niteliklere sahip olmaktır. 7. Nasıl Başvurulabilir? Başvuru için, http://www.dpt.gov.tr/, www.cfcu.gov.tr ve http://www.deltur.cec.eu.int/ internet sitelerinden veya ilgili programın bölge ofislerinden temin edilebilecek hibe programının başvuru rehberi dikkatle incelenmeli; başvuru formu doldurulmalıdır. Bu forma, ayrıntılı proje teklifi eklenmelidir. Proje teklifinde; projenin amacı, hedef grupları, faydaları, bütçe dökümü, projenin beklenen çıktıları vb. detaylar usulüne uygun olarak yer almalıdır. Başvurular, teklif çağrısı için belirlenmiş son başvuru tarihine kadar Merkezi Finans ve İhale Birimi’ne mutlaka sunulmuş olmalıdır. Resmi yazılı bilgi talepleri de aynı adrese gönderilmelidir. Türkiye'de AB Destekli Bölgesel Kalkınma Programı Uygulamaları Bilgi Bankası Hayvancılığa Başlarken Barınaklar Sürü Yönetimi Hayvan ve Sürü Sağlığı Ruminant Besleme Süt ve Sağım Teknolojileri Yemler ve Yem Kaynakları Desteklemeler ve Krediler İnceleme Konusu Süt Sığırlarının Islahında Çekirdek Sürü-Moet Tekniğinin Kullanımı Süt sığırlarının sayısı özellikle gelismis ülkelerde azalırken, verimleri sürekli olarak artmaktadır. Süt sığırı yetistiriciliğinde, sürekli yeni yöntemler denenmekte veya varolan teknikler gelistirilmeye çalısılmaktadır. Bu yöntemler çerisinde; -------------------------------------------------------------------------------- Tüm İnceleme Konuları Haftanın Yazısı Ali Ekber YILDIRIM "Anadolu’dan yükselen çığlık..." Bugün söz okurun. Ülkenin her yerinden gelen yüzlerce mesajdan çığlıklar yükseliyor. Belki duyan olur diye birkaç tanesini paylaşıyoruz. -------------------------------------------------------------------------------- Tüm yazılar Anket Türkiye'de çiftçinin satmış olduğu çiğ sütün fiyatı sizce serbest piyasa koşullarında mı oluşuyor? Evet Hayır Bilmiyorum -------------------------------------------------------------------------------- Tüm Anketler 31 Mart 2008 İtibariyle [Arpa Yemlik Ortalama: 0,47 YTL] [Buğday Yemlik Beyaz Ortalama: 0,43 YTL] [Buğday Yemlik Kırmızı Ortalama: 0,57 YTL] [Mısır Kuru Ortalama: 0,48 YTL] [Mısır Sarı Ortalama: 0.49 YTL] [Yulaf Ortalama: 0,73 YTL] [Fiğ Ortalama: 0,75 YTL] [Tam Yağlı Soya Ortalama: 0,84 YTL] [Soya Küspesi 46HP Ortalama: 0,75 YTL] [Ayçiçeği Tohumu Küspesi Ortalama: 0,45 YTL] [Ayçiçeği Yağlık Ortalama: 1,04 YTL] [Kasaplık Canlı Dana Ortalama: 4,00 YTL/Kg] [Kasaplık Canlı İnek Ortalama: 3,07 YTL/Kg] [Kasaplık Canlı Düve Ortalama: 4,31 YTL/Kg] Fiyatlar Her Pazartesi Güncellenmektedir. Kaynak: http://borsa.tobb.org.tr/fiyat_urun_1.php 31 Mart 2008 İtibariyle [Arpa Yemlik Ortalama: 0,47 YTL] [Buğday Yemlik Beyaz Ortalama: 0,43 YTL] [Buğday Yemlik Kırmızı Ortalama: 0,57 YTL] [Mısır Kuru Ortalama: 0,48 YTL] [Mısır Sarı Ortalama: 0.49 YTL] [Yulaf Ortalama: 0,73 YTL] [Fiğ Ortalama: 0,75 YTL] [Tam Yağlı Soya Ortalama: 0,84 YTL] [Soya Küspesi 46HP Ortalama: 0,75 YTL] [Ayçiçeği Tohumu Küspesi Ortalama: 0,45 YTL] [Ayçiçeği Yağlık Ortalama: 1,04 YTL] [Kasaplık Canlı Dana Ortalama: 4,00 YTL/Kg] [Kasaplık Canlı İnek Ortalama: 3,07 YTL/Kg] [Kasaplık Canlı Düve Ortalama: 4,31 YTL/Kg] Fiyatlar Her Pazartesi Güncellenmektedir. Kaynak: http://borsa.tobb.org.tr/fiyat_urun_1.php Damızlık Süt Sığırcılığı İşletmesi Kuracak Yatırımcı Hangi Kıstasları Göz Önünde Bulundurmalı? Hayvancılık (Damızlık Süt Sığırcılığı) ülkemiz için sosyal ve ekonomik açıdan önemli bir sektördür. İnsanların sağlıklı ve dengeli beslenmesi, hayvancılığa bağlı sanayinin gelişmesi, kırsal alanda kısa Hayvancılığa Başlarken kategorisindeki diğer incelemeleri görmek için tıklayınız. 20310. kez gösteriliyor. Damızlık Süt Sığırcılığı İşletmesi Kuracak Yatırımcı Hangi Kıstasları Göz Önünde Bulundurmalı? Hayvancılık (Damızlık Süt Sığırcılığı) ülkemiz için sosyal ve ekonomik açıdan önemli bir sektördür. İnsanların sağlıklı ve dengeli beslenmesi, hayvancılığa bağlı sanayinin gelişmesi, kırsal alanda kısa zamanda ve diğer sektörlere oranla daha az yatırımlarla istihdam yaratılması, kalkınmada öncelikli yörelerin gelişmesi, tarımda verimliliğin artırılması, dış ticaret dengelerinin sağlanması ve AB’ne girişte en kritik alt sektör olması nedeniyle hayati öneme sahiptir. Böyle hayati öneme sahip bir sektörde yatırım yapmakta bir o kadar hayati karardır. Son yıllarda süt sığırcılığındaki hayvancılık sektöründe ki gelişmeler umut vericidir ve yatırımlar artarak sürmektedir. Fakat ülkemiz hayvancılığının yapısal, ekonomik ve teknik sorunları devam etmektedir. Hayvancılık kırsal alanda geleneksel yöntemlerle yapılan bir tarımsal faaliyet olmaktan çıkıp, sermaye, bilgi birikimi ve profesyonel yönetim gerektiren endüstriyel bir tarımsal faaliyet şekline dönüşmüştür. Endüstriyel hayvancılık işletmelerinin sayısı giderek artmaktadır, ülke hayvancılığının yapısal ve teknik sorunları bu işletmelere de belli ölçüde yansımaktadır. Sektöre girmek isteyen yeni yatırımcılar, sektör araştırması yaptıklarında karşılarına çok değişik fikirler ve manzaralar çıkmaktadır. Bu karmaşadan kurtulmak için, Hayvancılık yatırımlarının diğer sanayi kollarından, yatırım anlamında farklı olmadığını ve yatırım yaparken izlenmesi gereken tüm aşamaların havancılık yatırımları içinde geçerli olduğunun bilinmesi gerekmektedir. Yatırıma başlamadan bir yol haritası oluşturulmalıdır. Hayallerimizin ne kadar gerçekçi olduğunu görebilmek için ayrıntılı fizibilite çalışması yaparak bu çalışma sonucuna göre yatırım yönlendirilmelidir. Süt hayvancılığı işletmesinde Yer seçimi oldukça önemlidir. Yer seçiminde; topoğrafik koşullar, su, elektrik, yol, toprak koşulları, yön ve görünüm, hakim rüzgar gibi klasik kriterlerin yanında yasal mevzuatlar, ruhsatlandırma, inşaat maliyetleri ve çevredeki hayvancılık tesislerinin durumu da incelenmelidir. Bina ve inşaatlar yatırım bütçesi içinde önemli bir kalemdir. Bu nedenle barınak projeleri oluşturulurken, bu konuda deneyimli uzmanlardan profesyonel yardım alınarak inşaat harcamaları en aza indirilmelidir. Yapmışken en iyisi, en güzeli olsun anlayışından ziyade, içinde barındıracağımız hayvanların çevre isteklerini karşılayacak, işletme maliyetlerini azaltacak en düşük maliyetli barınak dizaynları ve malzemeler seçilmelidir. Makine ekipman seçimi son derece önemelidir. Bu seçim damızlık süt sığırcılığı yatırımının toplam maliyetini, teknolojisini, buna bağlı olarak ta verimliğini etkiler. Bu nedenle amaca hizmet edecek, gerekli, kaliteli ve yeterli makine ve ekipmanlar alınmalıdır. Genellikle ihmal edilen gübre temizleme ,depolama ve işleme makine ve ekipmanları titizlikle seçilmelidir. Damızlık gebe düve temini konusunda basından da izlenebildiği gibi bir belirsizlik vardır. Genetik potansiyel açısından oldukça önemli mesafeler kaydedilmiştir Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birlikleri miktar anlamında herhangi bir sorun olmadığını belirtmektedirler, fakat sağlık taramaları yapıldığında durumun hiçte iç açıcı olmadığı bir gerçektir. Bu nedenle yatırımın atıl kalmaması için Damızlık düve temini göz önünde bulundurularak yatırım projeksiyonları yapılmalıdır. İşletmenin insan kaynakları açısından sıkıntı yaşamaması için gerekli istihdam planlaması yapılarak, işletme devreye alınmadan önce tüm personelin hizmet içi eğitimlerinin tamamlanması gerekmektedir. Damızlık süt sığırcılığı ekonomiklik ve sürdürülebilirlik açısından incelendiğinde, yapılan çalışmalarda görüldüğü üzere optimum kapasite 100 - 500 baştır. Bu hesaplamaların yapılabilmesi için sürü projeksiyonların gerçekçi biçimde yapılması önemlidir. 100 başlık sürü projeksiyonu Toplam Ana Kadro (İnek) 100 İki Doğum Arası (gün) 400 Kuruda Kalma Süresi (gün) 60 Buzağı Kayıpları % 5 Sürüden Çıkarılan 24 Aydan Büyük Düveler % 3 Sürüden Çıkarılan İnekler % 25 Sağmal İnek Sayısı 85 Kurudaki İnek Sayısı 15 Bir Ayda Doğuracak İnek sayısı 8 Dişi Erkek Bir Ayda Canlı Doğan Buzağı Sayısı 4 4 Genç Hayvan Dağılımı Buzağı 1- 10 gün 1 1 Buzağı 10-60 gün 6 6 Dana 3 - 6 ay 14 14 Dana 6- 9 ay 11 11 Dana 9- 12 ay 11 11 Düve 12- 15 ay 11 Düve 15-18 ay 11 Gebe Düve 18- 21 ay 11 Gebe Düve 21- 24 ay 11 Gebe Düve 24-25 ay ( Doğuma Hazırlık) 11 TOPLAM 89 43 Toplam Genç Hayvan Sayısı 132 Toplam Süt İçen Buzağı Sayısı (Er+Dişi) 14 Dişi Hayvan Sayısı (60 gün-25 ay) 82 Erkek hayvan sayısı (60 gün-12 ay) 36 Toplam Genç hayvan (Er+Dişi) 132 İşletmedeki Toplam Hayvan Sayısı 232 Bir yılda Sağmal Sürüye Katılan Düve sayısı 42 Bir Yılda Sürüden Ayrılan Sağmal inek Sayısı 25 Satılabilecek inek-düve sayısı (kadro fazlası) 17 Bir yılda satılacak besi Danası 43 100 BAŞLIK DAMIZLIK SÜT SIĞIRI İŞLETMESİ FİZİBİLİTE ÖZETİ (YTL) Yatırımlar 1.435.000 İnşaat 530.000 Hayvan 350.000 Arazi 110.000 Makine Ekipman 425.000 Hizmetler 20.000 Yıllık İşletme Gideri 525.000 Yem giderleri 290.000 Genel Giderler 235.000 Yıllık İşletme Gelirleri 830.000 Net Kar 305.000 Yatırımın geri dönme süresi 4,7 YIL 500 başlık sürü projeksiyonu Toplam Ana Kadro (İnek) 500 İki Doğum Arası (gün) 400 Kuruda Kalma Süresi (gün) 60 Buzağı Kayıpları % 5 Sürüden Çıkarılan 24 Aydan Büyük Düveler % 3 Sürüden Çıkarılan İnekler % 25 Sağmal İnek Sayısı 425 Kurudaki İnek Sayısı 75 Bir Ayda Doğuracak İnek sayısı 38 Dişi Erkek Bir Ayda Canlı Doğan Buzağı Sayısı 18 18 Genç Hayvan Dağılımı Buzağı 1- 10 gün 6 6 Buzağı 10-60 gün 30 30 Dana 3 - 6 ay 72 72 Dana 6- 9 ay 54 54 Dana 9- 12 ay 54 54 Düve 12- 15 ay 53 Düve 15-18 ay 53 Gebe Düve 18- 21 ay 53 Gebe Düve 21- 24 ay 53 Gebe Düve 24-25 ay ( Doğuma Hazırlık) 18 TOPLAM 444 217 Toplam Genç Hayvan Sayısı 661 Toplam Süt İçen Buzağı Sayısı (Er+Dişi) 72 Dişi Hayvan Sayısı (60 gün-25 ay) 408 Erkek hayvan sayısı (60 gün-12 ay) 181 Toplam Genç hayvan (Er+Dişi) 661 İşletmedeki Toplam Hayvan Sayısı 1161 Bir yılda Sağmal Sürüye Katılan Düve sayısı 210 Bir Yılda Sürüden Ayrılan Sağmal inek Sayısı 125 Satılabilecek inek-düve sayısı (kadro fazlası) 85 Bir yılda satılacak besi Danası 217 500 BAŞLIK DAMIZLIK SÜT SIĞIRI İŞLETMESİ FİZİBİLİTE ÖZETİ (YTL) Yatırımlar 7.020.000 İnşaat 2.800.000 Hayvan 1.650.000 Arazi 600.000 Makine Ekipman 1.850.000 Hizmetler 120.000 Yıllık İşletme Gideri 2.700.000 Yem giderleri 1.500.000 Genel Giderler 1.200.000 Yıllık İşletme Gelirleri 4.450.000 Net Kar 1.750.000 Yatırımın geri dönme süresi 4,01 YIL Erhan Gökdemir Ziraat Mühendisi EÇ DANIŞMANLIK Cansu Çiftliği - TÜSEDAD Yön. Kur. Üyesi Bize Ulaşın | Reklam | İnsan Kaynakları | Yardım Üye Girişi Üye Kodu: Şifre: -------------------------------------------------------------------------------- Üye Olmak İstiyorum Şifremi Unuttum -------------------------------------------------------------------------------- Dernek Üyeliği Avrupa Birliği tarafından desteklenmektedir. Bugün 2 ziyaretçi (103 klik) kişi burdaydı! KONU EKLEYEBİLİRSİNİZ
Kullanıcı adı:
Şifre:
Köşe Yazıları
Bugün 4 ziyaretçikişi burdaydı!

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol